1.Gün Feribotla Gökçeada 'ya Geçiyoruz

Feribotumuzun kalkmasına kadar bir kaç saatimiz olduğundan Geliboluya da uğramak istiyoruz.
Şirin ve modern bir kasaba olan Gelibolu da efsane Alaeddin Konservelerinin kurulduğu dükkanı görünce içeriye giriyor ve yetkiliyle sohbet ediyoruz .
Sonrasında biraz sahilde dolaşıyor ve Kabatepeye gidiyoruz.
Gökçeada feribotlarının kalktığı Kabatepe limanından 13.00 vapuru için 29 TL ödeyerek tek yön bilet alıyoruz . Bu bilete yolcular dahil.
Buraya erken gelirseniz yan tarafta orman içinde rüya gibi bir plaj bulunuyor.Biz geç geldiğimizden yalnızca bakmakla yetiniyoruz. Kabatepeden yazın Gökçeada 'ya 3 saatte bir sefer bulunuyor ,bir tanesi 1 saat 15 dakikada , diğeri 1 saat 50 dakikada bu mesafeyi giden karşılıklı 2 gemi bulunuyor. Şansımıza bu saatte hareket eden yavaş olan olduğundan seyahatimiz daha uzun sürüyor .
Gökçeada da gemi soldaki Kuzulimanına yanaşırken beklediğimizden çok daha yeşil bir adayla karşılaşıyoruz. Burası adanın merkezine 7 km mesafede , adada büyük bir benzin istasyonuda bulunuyor.

İlk iş olarak kalacak yer bakmamız gerek , bunun için haritaya bakarak Kaleköy tarafına doğru ilerliyoruz.
Kaleköyde önce tepede bir yere bakıyoruz , manzarası güzel ,pansiyon temiz , duşlu , tuvaletli ve 3 yataklı odann fiyatı 100 TL .Başka yerlerede bakalım diyor ve tepeden Yeni Bademliye iniyoruz .
Burada klimalı ,duşlu tuvaletli , 3 yataklı oda fiyatı 60 TL idi . Burasını beğensekte bir kez daha şansımızı deneyelim diyince kendimizi 1+1 aparta atıyoruz. Burada klima yok , fakat hertürlü kapkacağın bulunduğu bir mutfağı ve 4 yatağı bulunuyor , oda fiyatı ise 60 TL. Bize en uygun burasının olduğunu düşünüp yerleşiyor ve aşağıdaki resimde görülen 700 metre ilerideki Yıldızkoyuna gidiyoruz.
Burada bir cafe ve kampingde var . Önce cafede oturup tanesi 4 TL olan peynirli gözleme yiyor ve sonrasında kendimizi Gökçeadanın ılık sularına bırakıyoruz. Bu ılık deniz bizi şaşırtıyor, çünkü Çeşmeden çıktığımız tüm sahil şeridini kapsayan tatilimizde ilk defa ılık bir denizle karşılaşıyoruz . Şnorkellerimizde yanımızda olduğundan deniz dibinede bakıyor ve adeta balıklarla arkadaşlık ediyoruz.
Akşamüstü Gökçeadanın merkezine inip daha önceden gördüğümüz pazarından alışveriş yaptıktan sonra Kaleköy sahilinde dolaşıyoruz.
Kaleköy Limanında restoranlar , barlar , cafeler ve hediyelik eşya tezgahları bulunuyor. Burası şık ve adanın gece hayatının merkezi olarak dikkat çekiyor .
Dolaştıktan sonra apartımıza dönüyor ve merkeze gidip yemek yiyoruz. Bu gün çok yorulduk ,
bu yüzden Kaleköyün gecehayatını ertesi günlere bırakarak odamıza gidip uykuya dalıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder