Roma Antakya Rio MALI Tokyo Gökçeada Budva AVRUPA Kho Samui KEŞFEDİLMEMİŞ YERLER Santiago G.AMERİKA Amsterdam Londra NEPAL Hopa Moskova AVUSTRAlYA Pekin K.AMERIKA Kars NewYork Rodos Bali KEŞFEDİLMEMİŞ TATİLLER Melbourne AFRIKA Katmandu Santiago HINDISTAN Maca Pichu Sao Paulo Izmir Utrecht St.Petersburg Antalya Shangai Baku Askabat Caracas Lima Split Montreal Artvin Budapeste Bruksel Nairobi KUBA San Diego Sidney
Berlin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Berlin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Almanya'da Bugün Berlin'i Gezeceğiz
Sabah erken kalkıp yürüyüş yapıyorum.Berlin'de ki otelimiz ünlü hayvanat bahçesine yakın bir konumda,
fakat süremiz kısıtlı ve bu kez burasını ziyaret edemeyeceğiz.Kahvaltı sonrası Müzeler Adasının yolunu tutuyoruz.Müzeler adası nehir kenarında yemyeşil bir alanda kurulu
,Bu bölgede çok sayıda önemli müze bulunuyor.Müze girişleri pahalı ve uzun kuyruklar olsa da en azından bir müzeyi ziyaret etmek istiyoruz.
Biz Pergamon (Bergama) müzesini ziyaret edeceğiz.Bir saat civarı bir kuyruk bekleyişi sonrası müzeye giriyoruz.
Müze de verilen kulaklıklarda Türkçe rehberlik hizmeti de bulunuyor.
Müzenin özellikle Bergama'dan getirilen Bizans eserleri bölümü bize etkileyici geliyor.
Yalnız aralarında Zeus sunağının da olduğu bazı bölümler kapalı.Müzeden çıkınca nehir kenarında oturup biraz dinleniyor,
sonra şehri dolaşmaya devam ediyoruz.Televizyon kulasini geçtikten sonra geldiğimiz meydanda karnımız acıktığından açıkhava da oturup bir şeyler yiyor ,
sonrasında Soykırım Anıtına geliyoruz.
Burada irili ufaklı 3.000 civarında ki labirentler etkileyici.Yine yakınındaki tarihi 1791 yılına uzanan Brandenburg kapısına geliyoruz.
Yine Platz der Republik'te Alman Hükümet Merkez Binasına geliyoruz.
Bu bölgede bir çok gezilecek yer birarada bulunduğundan yürüyerek gezilebiliyor.Bölge oldukça geniş bir alana yayıldığından yürüyerek gezmek insanı yoruyor.Parkta oturup biraz dinleniyor ,
sonra metroyla otelimizin bulunduğu bölgeye dönüyoruz.
Burada çeşitli ufak tefek eşyaların satıldığı , yiyecek reyonlarının bulunduğu bir panayır yeri var.Sahne de yerel müzikler de başlayınca bir masa da oturup müzik dinlerken
akşam yemeğimizi de yiyoruz.Almanya'da sokak yiyeceği olarak en çok tercih edilen yemek patates kızartması ,tavuk ve sosis.
Biraz daha müzik dinleyip otelimize gidip uyuyoruz.Yarın arabayla Greiz şehrine geçeceğiz.
Prag'dan Trenle Berlin'e Geçeceğiz
Bugün Berlin'e gitmek için kahvaltı sonrası taksiyle tren istasyonuna gitmek için yola çıkıyor,yol üzerinde 1996 yılında bitirilen Prag'ın sembollerinden Dans Eden Bina'nın önünden geçiyoruz.
Prag Tren istasyonu oldukça büyük olduğundan hangi trene nereden binileceğini anlamak için biraz erken gelmemiz iyi oluyor.Bu arada Arjantinli bir kız da yanımıza gelip bize Berlin treninin nereden kalktığını soruyor.
Tren'in hangi perona geleceğini görünce bizi takip etmesini söylüyoruz.Prag Berlin arasında 4,5 saatlik yolculuk için yerimizi bulup yerleştikten sonra elimizde biraz Çek Korunası kaldığından trenin restoranında bu paraları harcamak istiyoruz.
Tren restoranları bana ilginç geliyor.Kahve ve kek siparişi veriyoruz.
Eşsiz tablolara eşdeğer manzaralı yerlerden geçtikten sonra Almanya'ya giriyoruz.
Almanya tarafına geçince trende disiplin ve ciddiyet artıyor.Tren koridorlarında yürürken Heidi dizisindeki Madam Rottenmeier tipli bir konduktör sert bir şekilde tren içinde nereye gittiğimizi soruyor ve biletleri istiyor.
Biz biletlerimizi oturduğumuz kompartımanda bıraktığımızdan istersen gidip alalım diyoruz.Fakat Madam Rottenmeier yumuşuyor ve geçin diyor. Berlin de yaz da olsa yağmurlu ve serin bir hava bizi karşılıyor.
İstasyondan çıkıp taksiyle otelimize gidiyoruz.Biz yurt dışında daha önce kazık yeme tecrübesine sahip olduğumuzdan taksiye binince navigasyonu açıp taksicinin yolu uzatıp uzatmadığını kontrol ediyoruz.Prag ve Berlin'de bu konuda sorun yaşamadık.(Daha önce Lizbon'da bu konuda sorun yaşamış ve 9 Euro'luk havaalanı - Saldanha mesafesi için sabahın 3'ünde 24 Euro ödemek zorunda kalmıştık) Booking'den ayarladığımız otel dar merdiven ile çıkılsa da geniş odalı ve çok merkezi konumdaydı.
Günboyu ücretsiz Naneli su,çay kahve ikramı bulunuyor. Berlin metrosunda bilet otomatlarında Türkçe menü bulunması dikkatimizi çekiyor.
Metroyla Spree nehri kenarına geliyoruz.Burası hareketli bir bölge.
Çevresinde cafe,restoranlar , müzeler bulunuyor.Karnımız acıktığından önce bir restoran'da yemek yiyoruz. Yemek olarak Patatesli Tavuk But ,
Bir Çeşit Köfte ,
Bir Çeşit Mini Hamburger ,
içecek olarak siyah ve klasik bira siparişi veriyoruz.
Prag ile Berlin arasında yemek fiyatlarında en az % 30'luk fark dikkat çekiyor.Yemek sonrası Spree nehrinde tekne turu yapıyoruz.
Hava kapalı olsa da Berlinde tekne turu oldukça keyifli.Daha sonra metroyla Berlin duvarına gitmeye karar veriyoruz. Berlin duvarı ilginç ve etkileyici.İnsanı düşündürüyor.
Akşam yemeği için ne yapalım diye düşünürken metroyla Kreuzberg Türk Mahallesine gitmeye karar veriyoruz.Trende yerde kitap okuyan çocuklar çok ilginçti.
Metro'dan inince bir parkta mangal yapıldığını görünce mahalleye geldiğimizi anlıyoruz.
Yalnız bu bölge nedense bize çok güvenli gelmiyor.Bölge'ye çok sayıda turist de geliyor.Hangi restoran'a girelim derken merkezde köşedeki en kalabalık olan kebapçıyı tercih ediyoruz.
Dışarıda bir masaya oturuyoruz.Garson telefonu yol tarafına koyduğumuzu görünce uyarıyor ve oraya koymayın diyor. Fiyatlar Berlin geneline göre de o kadar yüksek ki bir Adana kebap 14 Euro'dan başlıyor.Fakat yemekler , özellikle Beyti'si gerçekten güzeldi.
Menü'de çayın 1 Euro olduğunu görünce garson'a kebapçı'da çay parayla olur mu ? Çok ayıp deyince bizden çay parası almıyorlar.Yemek sonrası çevreyi dolaşıp metroyla otelimize dönüyoruz.
Prag Tren istasyonu oldukça büyük olduğundan hangi trene nereden binileceğini anlamak için biraz erken gelmemiz iyi oluyor.Bu arada Arjantinli bir kız da yanımıza gelip bize Berlin treninin nereden kalktığını soruyor.
Tren'in hangi perona geleceğini görünce bizi takip etmesini söylüyoruz.Prag Berlin arasında 4,5 saatlik yolculuk için yerimizi bulup yerleştikten sonra elimizde biraz Çek Korunası kaldığından trenin restoranında bu paraları harcamak istiyoruz.
Tren restoranları bana ilginç geliyor.Kahve ve kek siparişi veriyoruz.
Eşsiz tablolara eşdeğer manzaralı yerlerden geçtikten sonra Almanya'ya giriyoruz.
Almanya tarafına geçince trende disiplin ve ciddiyet artıyor.Tren koridorlarında yürürken Heidi dizisindeki Madam Rottenmeier tipli bir konduktör sert bir şekilde tren içinde nereye gittiğimizi soruyor ve biletleri istiyor.
Biz biletlerimizi oturduğumuz kompartımanda bıraktığımızdan istersen gidip alalım diyoruz.Fakat Madam Rottenmeier yumuşuyor ve geçin diyor. Berlin de yaz da olsa yağmurlu ve serin bir hava bizi karşılıyor.
İstasyondan çıkıp taksiyle otelimize gidiyoruz.Biz yurt dışında daha önce kazık yeme tecrübesine sahip olduğumuzdan taksiye binince navigasyonu açıp taksicinin yolu uzatıp uzatmadığını kontrol ediyoruz.Prag ve Berlin'de bu konuda sorun yaşamadık.(Daha önce Lizbon'da bu konuda sorun yaşamış ve 9 Euro'luk havaalanı - Saldanha mesafesi için sabahın 3'ünde 24 Euro ödemek zorunda kalmıştık) Booking'den ayarladığımız otel dar merdiven ile çıkılsa da geniş odalı ve çok merkezi konumdaydı.
Günboyu ücretsiz Naneli su,çay kahve ikramı bulunuyor. Berlin metrosunda bilet otomatlarında Türkçe menü bulunması dikkatimizi çekiyor.
Metroyla Spree nehri kenarına geliyoruz.Burası hareketli bir bölge.
Çevresinde cafe,restoranlar , müzeler bulunuyor.Karnımız acıktığından önce bir restoran'da yemek yiyoruz. Yemek olarak Patatesli Tavuk But ,
Bir Çeşit Köfte ,
Bir Çeşit Mini Hamburger ,
içecek olarak siyah ve klasik bira siparişi veriyoruz.
Prag ile Berlin arasında yemek fiyatlarında en az % 30'luk fark dikkat çekiyor.Yemek sonrası Spree nehrinde tekne turu yapıyoruz.
Akşam yemeği için ne yapalım diye düşünürken metroyla Kreuzberg Türk Mahallesine gitmeye karar veriyoruz.Trende yerde kitap okuyan çocuklar çok ilginçti.
Metro'dan inince bir parkta mangal yapıldığını görünce mahalleye geldiğimizi anlıyoruz.
Yalnız bu bölge nedense bize çok güvenli gelmiyor.Bölge'ye çok sayıda turist de geliyor.Hangi restoran'a girelim derken merkezde köşedeki en kalabalık olan kebapçıyı tercih ediyoruz.
Dışarıda bir masaya oturuyoruz.Garson telefonu yol tarafına koyduğumuzu görünce uyarıyor ve oraya koymayın diyor. Fiyatlar Berlin geneline göre de o kadar yüksek ki bir Adana kebap 14 Euro'dan başlıyor.Fakat yemekler , özellikle Beyti'si gerçekten güzeldi.
Menü'de çayın 1 Euro olduğunu görünce garson'a kebapçı'da çay parayla olur mu ? Çok ayıp deyince bizden çay parası almıyorlar.Yemek sonrası çevreyi dolaşıp metroyla otelimize dönüyoruz.
Çek Cumhuriyeti,Almanya,Avusturya Turuna Çıkıyoruz.
Bu tatilimizde Çek Cumhuriyetinde Prag ve Karlovy Vary , Almanya'da Berlin,Greiz,Dresden,Nürnberg,Avusturya'da Viyana Şehirlerine Uçak,tren ve otobüs kullanarak bir gezi yapacağız.
Sabiha Gökçen havaalanından 2 saat 40 dakika sürede Çek Cumhuriyetinin Başkenti Prag'a ulaşıyoruz.
Havaalanı servis otobüsü şehir merkezinde bulunan tren istasyonunda bizi bırakıyor.Tanımadığımız bir şehirde taksicilerin kazıklama ihtimaline karşı temkinli yaklaşıyoruz.Bir bayan taksiciye otele kaç paraya gideceğini soruyor ve taksimetre ne yazarsa cevabını alınca zaten uzak olmadığımızdan biniyoruz.Navigasyon kullandığımızdan taksilerin yolu uzatma şansı pek bulunmuyor.Fakat bayan taksici o kadar ciddi ve disiplinli ki bizi kendisine hayran bırakıyor.Navigasyonunu açıp en kestirme yoldan bizi otelimize götürüyor.
Açıkçası ben şimdiye kadar bu kadar mükemmel bulduğum bir taksici görmedim.Turistik bölgeye yakın fakat içinde olmayan ,daha fazla yerel halkın yaşadığı otelimize yerleşiyor, sonra şehri tanımak için kendimizi dışarıya atıyoruz.Çeklerin para birimi Koruna olduğundan kazıklanma olasılığı olan para bozma konusunda temkinli davrandığımızı düşünüyor otelde 1 Euro=23 Koruna'dan paramızı bozmuyoruz.
Şehir merkezinde bir döviz bürosunda 1 Euro = 25 Koruna yazıyor.Bizde bu fiyata bozdurduğumuzu sanıp Euro'muzu veriyoruz.Döviz bürosu dolandırıcı çıkıyor.Çünkü fiyat tablosunda bizim baktığımız bölümde bu kur yazsa da altına karınca harfleriyle 1.000 Euro üzeri içindir yazmış.Bizim paramızı 1 Euro= 20 Koruna'dan bozmuş.İtiraz etsekte imza aldığından sonuç alamıyoruz.Bir başkası da bürodaki adamla bayağı tartışıyor fakat sonuç alamıyor.Önerimiz döviz bürosunda bozacağınız rakamın kaç paraya denk geldiğini hesap makinesi ile hesaplatıp size gösterilmesini sağlayın.Bu güzel şehirdeki tatsız başlangıçtan sonra Vitava nehrinin üzerindeki köprüden geçip
tekne turlarına bakıyor ve old town'a geliyoruz.
Prag eski şehir meydanı tarihi,düzenli ve etkileyici görünüyor.Yaz olduğu için çok kalabalık.Bu meydan'da dünyanın en eski 3. çalışır saat kulesi Orloj diğer adıyla Astronomik saat kulesi bulunuyor.
Bu arada meydanda 1 Euroyu 25 Koruna'ya bozan gerçek döviz büroları olduğunu görsekte moralimizi bozmamaya çalışıyoruz.Karnımız acıktığından bir restoran bulup oturuyor,
bol sebzeli Bramboracka
ve kremalı Çorba ,
yerel tavşan etli yemek ,
adını anlayamadığım yerel bir yemek
ve siyah bira siparişi veriyoruz.Bu ülkede tavşan etli yemekleri gerçekten güzel yapıyorlar.Siyah biraları ise şu ana kadar içtiğimiz biraların en iyisiydi.
Yemek sonrası toplu taşım kartının nerelerde nasıl kullanıldığını araştırıp biraz dolaştıktan
sonra otelimize dönüyoruz.
Sabiha Gökçen havaalanından 2 saat 40 dakika sürede Çek Cumhuriyetinin Başkenti Prag'a ulaşıyoruz.
Şehir merkezinde bir döviz bürosunda 1 Euro = 25 Koruna yazıyor.Bizde bu fiyata bozdurduğumuzu sanıp Euro'muzu veriyoruz.Döviz bürosu dolandırıcı çıkıyor.Çünkü fiyat tablosunda bizim baktığımız bölümde bu kur yazsa da altına karınca harfleriyle 1.000 Euro üzeri içindir yazmış.Bizim paramızı 1 Euro= 20 Koruna'dan bozmuş.İtiraz etsekte imza aldığından sonuç alamıyoruz.Bir başkası da bürodaki adamla bayağı tartışıyor fakat sonuç alamıyor.Önerimiz döviz bürosunda bozacağınız rakamın kaç paraya denk geldiğini hesap makinesi ile hesaplatıp size gösterilmesini sağlayın.Bu güzel şehirdeki tatsız başlangıçtan sonra Vitava nehrinin üzerindeki köprüden geçip
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)