Budva etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Budva etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6.Gün Tivat , Sveti Stefan Ve Budva 'dayız

Budva 'ya giderken Tivat ' a şöyle bir bakıp çıkalım derken yüksek kaliteli bir şehirle karşılaştık .
Arabamızı parkedip sahile gittik . Şık bir cafe 'de kahvelerimizi içtikten sonra yolun karşısına geçip denize girdik .

Yalnızca bana kalsa bu olağanüstü güzellikteki şehirde kalabilirdik . Bunu yapsaydık 7 günde 7 farklı şehirde konaklamış olacaktık . Fakat bizimkiler sürekli bavul açıp toplamaktan , kalacak pansiyon aramaktan yorulmuştu . O yüzden Tivat 'ta kalmaktan vazgeçerek Budva 'da 2 gece kalarak dinleniriz diye düşündük . Herseg Novi 'de kaldığımız pansiyoncu ailenin bahsettiği 15 günde , 15 farklı şehirde kalan iki gencin rekorunu kırma şansımız ise zaten yoktu . Fakat Karadağ 'ın güzellikleri bitmek bilmiyor ki ; ününü duyduğumuz Rose ' ye giderken yine bir cennet 'e geldiğimizi hissettik . Yolda iki tane çok güzel plajda yüzdük , Aşağıdaki resimdeki Rose 'ye gelince sahil kenarında bir restoran 'da yemek yedik biraz ilerideki şezlonglarda güneşlendik , yine yüzdük . Ücretsiz şezlonglara ilk defa burada rastladık .

Michael Jackson ve Madonna ve bazı film yıldızlarının geçmişte evlerinin bulunduğu aşağıdaki resimdeki Sveti Stefan adasına da uğramayı ihmal etmiyoruz . Kaliteli , küçük bir yer olan bölgede adaya karşı yüzüp çıkıyoruz ve sonrasında Budva otogarına gidip pansiyon aramaya başlıyoruz .

Turist info ' daki kız cep telefonuyla bir sobeyi arıyor ve bir amca arabasıyla geliyor . İnfo kalacağınız yeri beğenmezseniz gelin başka yere bakarız diyor . Bir kaç gün önce Budva 'dan geçerken yol üstündeki pansiyoncular apartmaniler için gecelik 90 - 110 Euro gibi fiyatlar vermişlerdi . Biz apartmani değil sobe arıyorduk . 2 gece için kişi başı gecelik 10 Euro olan sobeyi beğeniyor ve yerleşiyoruz . Sobeci amcanın eşi ne içersiniz diye bir şeyler ikram etmek istediğinde ise yorgunluk atmak için bir Türk Kahvesi içeriz diyoruz . Kahveyi büyük fincanlarda oldukça güzel yapıyorlar .

Akşam Budva Sahiline Gidiyoruz

Hazırlandıktan sonra Budva şehrinin merkezini keşfe çıkıyoruz . Pansiyonumuza 10 dakika yürüme mesafesindeki sahile biraz alışverişte yapacağımız için arabayla gidiyoruz . Karadağ 'da marketler 23.00 ' te kapanıyor . Arabamızı 2,5 Euro 'ya paralı otoparka bıraktıktan sonra (Budvanın merkezinde ve plajlarında otoparklar paralı) İzmir Fuarına benzer bir yola çıkıyoruz . Oldukça kalabalık , gençler , çocuklu aileler herkes var . Bir yanda lunaparktan sesler gelirken , başka bir yanda bir kızılderirili müzik yapıyor , canlı heykel turistlerle resim çektiriyor , sprey boyayla sanatçılar yerde resim yapıyor .

Sağ tarafa yürüyünce geniş meydan 'a ulaşıyoruz . Tarihi meydan çok güzel ışıklandırılmış ,
açık hava cafe ve barlarıyla görüntüsü sizi başka dünyalara götürüyor . Ne yiyelim derken tanesi 1 Euro 'dan dilim pizza yemeyi tercih ediyoruz .

Budva İtalyan turist ağırlıklı . Karadağ 'da da İngilizce az bilinse de İtalyanca , Almanca en azından turistik bölgelerde iyi biliniyor .

Budva Limanına geldiğimizde bir tarafta şık restoranlar bizi karşılarken , diğer yanda mega yatlar tüm ihtişamlarıyla selamlıyorlar . Benim orta büyüklükte şık bir yatım olsa Budva ' ya gitmeyi aklımdan geçirmezdim . Her biri sanki yeni cilalanıp insanların seyrine sunulmuş gibi görünen onlarca mega yat daha küçük tekne sahiplerini komplekse sokabilir .

İlerleyen saatlerde sokaklardaki küçük çocuklu aileler yerlerini moda dergilerinden çıkmış gibi görünen diskolara giden çiftlere bırakıyor . Yalnız kadınlar ne kadar şıksa erkekler o kadar özensiz giyinmiş . Gece kıyafetli bayanların yanında eşofman giymiş beylere bile rastlıyoruz .
Budva ' nın ihtişamlı görüntüsüne rağmen oldukça ucuz fiyatları ise bizi oldukça şaşırtıyor . Otoparkın paralı olması dışında , pansiyon fiyatları , lüks restoranlar da da yiyecek , içecekler diğer şehirlerden pahalı değil .

7.Gün Bu Gün Budva'da Hawai ,Jaz Ve Becici Plajlarındayız

Bu gün Budva 'nın bazı plajlarını dolaşacağız . İlk olarak sahile gittiğimizde bir seyahat acentası Budva 'nın karşısındaki Hawai adasına kişi başı gidiş dönüş 5 Euro ' ya götürdüklerini belirten bir broşür verdi . Biraz yürüdükten sonra bankta oturmakta olan bir tekneci gidiş dönüş 10 Euro tekne fiyatı verince onu tercih ettik . Soldaki resimdeki küçücük ada birbirinden farklı 5 plajıyla gerçekten çok güzeldi . Tekneciye 2 saat sonra bizi alabileceğini söyledik .

Karadağlılar dünya güzeli bazı plajlarına kendi dillerinde isimler verip kendi markalarını yaratabilecekken , dünyadaki ünlü plaj isimlerini vererek başkalarının reklamını yapmışlar .

Kendi plajları , ismini aldıkları dünya plajlarından daha güzel olsa bile ....

Daha sonra aşağıdaki resimdeki Jaz plajına gittik , öğle yemeğini orada bir restoranda yedik . Restorandaki garson kız bizim güney sahillerinde bir süre yaşamış ve Türkiyeyi tanıyordu . Yüzdük ve aşağıda resmi görülen Becici plajına gittik . Bu iki plajın otopark girişleri sınırsız saat için 2,5 Euro idi . Bir gün önce akşam bir balık restoranına olan büyük ilgiyi keşfetmiştik . Sabahtan rezervasyon yaptık ve akşam yemeğini orada yedik . Restoran deniz kenarında , oldukça uygun fiyatlı , yemekleri ise daha önce çeşitli şehirlerde gittiğimiz balık restoranlarına göre vasattı . Fakat ortam romantik ve ilgi büyüktü . Yemek sonrası kaleiçinde dolaşırken keşfettiğimiz bir kumsal cafe 'de kahve içtik , daha sonra ertesi gün dönüş yapacağımızdan otelimize geri döndük .

Karadağ 'ın Komşusu Hırvatistan Gezimizi Okumak İçin Buraya Tıklayınız.

8.Gün Bu Gün Karadağdan Ayrılıyoruz

Türkiye 'ye dönmek için Budva 'dan Podgorica 'ya gitmek üzere yola çıkıyoruz . Haritamızı valize koymuşuz , bu yüzden yolları karıştırıp dağ yoluna çıkıyoruz ve 20 dakika kaybediyoruz . Ama sorun değil biraz heyecanlansakta yanlışlığı farkedip dönüyoruz ve yeterli süremiz var . Podgorica havaalanının yakınındaki marketten son alışverişleri yapıp havaalanına gidiyoruz , arabayı teslim ediyoruz ve dönüş işlemlerini tamamlayıp uçağa biniyoruz .

Bu tatilimizde uçak hariç , 7 gece 8 gün için sobelerde konaklama , yemekler , 7 gün araç kiralama ve diğer harcamalar dahil kişibaşı 470 Euro harcadık .

7.Gün Herseg Novi , Budva Ve Kotor Bizi Bekliyor




Sabah erken kahvaltı sonrası otelden çıkıp belediye otobüsüyle otobüs garajına gittik.

Otobüs biletlerimizi aldık ve 09.30 ' da Karadağa hareket ettik . Bir saat geçmeden sınıra geldik ve yirmi dakika içinde pasaport kontrolünü tamamlayarak saat 11 gibi Karadağ'ın (Montenegro Karadağ anlamına geliyor)Herseg Novi bölgesine ulaştık . Pansiyonculardan gecelik konaklamanın 10 Euro olduğunu öğrendik .

Otobüsten indiğimiz yer olan Herseg Novi 'den Budva 'ya gitmeye karar verirken bir hata yaparak Budvaya ne kadar sürede gidileceğini sormadık . 4 Euro karşılığı biletimizi alıp 70 'li yıllardan kalan klimasız minibüsümüze bindik . Feribotla deniz yoluyla da kestirmeden bir geçiş yapmamıza rağmen 13.00 'de Budvaya vardık . Bizim gidiş dönüş otobüs biletimizin Herseg Novi'den Dubrovnik 'e dönüşü 15.30 'du . Budva'dan Herseg Novi 'ye ilk otobüsün 13.20 'de olduğunu söylediklerinde bizim için artık ayrılma vaktinin geldiğini hissettik .



Herseg Novi 'ye dönüş'te klimalı güzel bir otobüs vardı ve fiyatı 5.5 Euro idi . Kotor üzerinden dönerken Karadağın Hırvatistana göre refah farkı olsa da doğanın onlara da cömert davrandığını keşfettik .

Manzaralar eşsiz tablolara eşdeğerdi . Otobüsün şöförüne oyalanırsa diğer otobüse geç kalacağımızı söyledik . İçimizden ise keşke otobüsü kaçırsak diye de geçirmiyor değildik. Ne olacak gecesi 10 Euro 'dan bir gece kalırdık . Üstelik eşsiz güzellikler de fiyata dahildi .



Otobüs Kotor üzerinden Herseg Novi ' ye ulaştığında Dubrovnik otobüsünün kalkışına 5 dakika vardı . Kaptan ve muavinle önemli bir şey başarmış bir edayla birbirimize gülümsedik .

Dönüşte daha kısa sürede Dubrovnik 'e geldik . Gündüz sıcağında yollar boştu .

O gün çölde vaha arar gibi Karadağın harika plajlarında yüzmeyi hayal etmiştik .
Olmayınca dönüşte Dubrovnikte yüzmeyi hayal etmeye başladık ve ulaşır ulaşmaz denize kendimizi attık .

Son akşam yemeğimizde deniz ürünleri yemeye karar verdik . Dubrovnik old town 'daki restoranların herbiri birbirinden şık . Biraz menüleri karıştırdıktan sonra beğendiğimiz bir tanesine oturduk .

Menümüzde mürekkep balığı mürekkebinde deniz ürünleri risotto ,soslu karides ve midye yedik .

1/2 litre şarap ile birlikte 40 Euro ödedik .

Masadan kalkarken bir bey yanımıza geldi . Restoranın işletmecisi Türk 'müş . İki mühendis arkadaş işlerini bırakmış ve bir çok yeri araştırdıktan sonra Dubrovnik'in kendileri için iş yapabilecek en iyi yer olduğuna karar vermişler . Restoranı açarken hiç bir sorunla karşılaşmadıklarını ve doğru bir karar verdiklerini düşündüklerin söyledi .

Bu arada Restoran işletmecisi İbrahim bey , biz oradayken arkadaşına benzinli opel astra aracı 45 Eurodan tanıdığı bir rent a car şirketinden kiraladı .